Başkan Bozbey’in konuşmasından satır başları şöyle:
“Bursa‘da güç birliği oluşturma çalışmalarımız var. STK‘larla, milletvekillerimizle, herkesle birlikte ortaklaşıp çözüm bulmak istiyoruz. Güç birliğini önemsiyoruz.
Bu kentin sorunlarını kucaklaşarak çözmenin sorumluluğu hepimizde var.
YANGIN FACİASI
Kartalkaya‘da çıkan yangın hepimizi derinden yaraladı. Bu bir faciada biz neleri eksik yaptık neler yapmamız gerekiyordu da yapamadık ya da birileri bize yaptırmadı onun hesabını sormamız lazım. suları zamanı değil bundan sonra bu tür faciaların önüne nasıl geçebilirizin önemini net olarak ortaya koymamız gerekli. 78 vatandaşımızı kaybettik ve onlarca insan şu anda hastanelerde tedavi görüyor.
Bursa’da hala her gün 30’a yakın yangın ihbarı alıyoruz bu konuda tekrar Bursalı hemşehrime özellikle sesleniyorum ağırlıklı olarak elektrikli sobalardan çıkan yangınlar var. Bu konuda elektrik aksamların kablolarını mutlaka mutlaka gözden geçirsinler. 3 kuruşa aldığınız priz sizin yaşamınıza mal olabiliyor. Ya da maddi olarak size inanılmaz bir hasar oluşturuyor bunları yapmayın.
Onun için belediye meclisine önümüzdeki süreçte bir karar getiriyoruz. Elektrik teknisyenleri artık sorumlu olacaklar. Hangi elektrik teknisyeni bu inşaatta kablolari yapmışsa o tesisatı çekmişse onlar da sorumlu olacak.
Sobadan çıkan yangınlar da var yine hemşerime bir kez daha hatırlatmak istiyorum lütfen bacalarınızı temizlettirin. Her yıl mutlaka temizlettirmeniz gerekiyor bunları yapmak zorundayız. Bunlar yangın önlemlerinin yollarından bir tanesidir sadece yangın çıkınca nasıl söndürceğiz değil öncesinde bizim tedbir almak sorumluluğumuz var.
Bugün de gönüllü itfaiyeciliğin ne kadar önemli olduğunu bize ifade ettiler. İtfaiye Daire Başkanlığımız bu konuda çalışma yapıyor. Bunları oluşturmak ve mahallelerde de gönüllü itfaiyeciler oluşturarak yangına belki de öncesinde müdahale etme durumunda olacağız.
ULUDAĞ’DA SORUMLULUK BAKANLIKTA
Evet Uludağ’da denetlemelerimiz devam ediyor. 3 iş yeri ve otel tamamen incelendi raporları ilgili hem Turizm Bakanlığı’na ilgili yerlere gönderildi. Diğer çalışmalarımız devam ediyor. Tabii bizim görevimiz oradaki eksikleri tespit edip Bakanlığı bildirmek. Böyle bir şart olmamasına rağmen bildirmek zorundayız çünkü o işletmelerin durdurulmasına yasal olarak sorumlu değiliz. Sorumluluk Turizm Bakanlığı’na ait alan itibari ile Turizm Bakanlığının kontrolü içerisinde bu anlamda oralara da bildiriyoruz. inanıyorum ki eksikler bir an önce tamamlanacaktır ve bu konudaki hassasiyetinizi de belirtmek istiyorum. Tabii biz de sorumluluklarımızı yerine getirmek üzere zaten kasım ayından itibaren itfaiye ile ilgili güçlendirmeleri yapmıştık. Oradaki itfaiye binası 2019’da inşaat inşaa edildi ve o zamandan itibaren başladı. Ancak biz göreve geldiğimizde orada bir araç 6 tane personel vardı biz bunu yeterli görmedik ve 18 personel çıkarttık iki tane daha araç ilave ettik.
Biz Uludağ’da 2 dakikada otellere ulaşabiliyoruz. Özellikle ben otellerde toplu alanlarda çalışan herkesin mutlaka yangınla ilgili eğitimlerini almalarini gerektiğine inanıyorum hatta bunun bir yönetmelikle şart haline getirilmesi gerekiyor.
ULUDAĞ’DA ALAN YÖNETİMİ KRİZİ
Uludağ’da bir alan yönetimi var Uludağ yaklaşık 4-5 aylık bir sürede yoğun kalabalık yaşayan bir bölgemiz ve bizler bu konuda hem ulaşım başkanlığımız hem araçlarımızla takviyeler yaparak oradaki ulaşım rahat bir şekilde sağlıyorlar ama alan yönetim ile halen daha 1 defa bir araya geldik. Çünkü Bursa Büyükşehir Belediyesi Alan Yönetmeni Danışma Kurulunda yok. Gerçekten bunu anlamak mümkün değil orada ulaşımdır ya da otoparklardır ya da diğer alanlarda itfaiye gibi alanlarda sorumlu olacaksınız, fakat Alan Yönetim Danışma Kurulunda yönetiminde yoksunuz. Nasıl bir alan yönetimidir bilemiyorum orada yapılan işleri birebir takip ediyoruz çünkü yetkisi çok fazla. Bir ilçe belediyesi gibi statüye sahip. Orada bize ait otoparklar vardı onları kaldırdılar bir başka özel şirkete verdiler problem oldu. Biliyorsunuz aşağıda yolcuları bıraktılar yolcular ulaşamadı. Biz devreye girdik oraya otobüs gönderdik dediler ki otobüsüzü Çekin gerek yok sonra şikayet olunca mecburen kabul etmek zorunda kaldılar valize teşekkür ediyorum bu konuda bize destek oldu ve bu konudaki sorununu hemen çözdü ve gelen misafirlerimizi rahatlıkla ulaşımını sağladık.
Alan yönetiminin bir kez daha kendini gözden geçirmesini Büyükşehir Belediyesinin alan yönetiminin içerisinde yer alma zorunluluğunu hatırlatmak istiyorum.
Bursa’da 1202 adet toplanma alanı vardır. Afet İşleri Daire Başkanlığımız acil müdahale ekibi oluşturuyor. Bu teknoloji ile dönen teknik ekip olacak. Bunlar hemen hazır olup müdahale etme imkanına sahip olacak.
NİLÜFER ÇAYI 4. DERECE SU KONUMUNA DÜŞTÜ
Depremler kendilerimizin de dağınıklığını ve maalesef test ediyor dün test ettiği gibi dirençli kentler inşa etmek istiyorsak yatırımlarından çevre düzenlerine kadar her atılması bu şekilde atmamız gerekiyor.
Hedefimiz sanayi ve çevre arasında bir denge oluşturmasını sağlamak ve bunu sürdürülebilir hale getirmektir.
Daha önce söylemiştin kendimizin havasını suyunu kim kirletiyorsa bunları teşhis edeceğiz demiştim son aşamaya geldik özellikle Nilüfer çayına tüm sanayi bölgelerimizin atıkları evsel atıklar Nilüfer çayına geliyor
Sanayi tesislerimizin arıtma olduğunu biliyoruz. Bunların atıkları olduğu gibi yine Nilüfer çayına akıyor.
Saray tesislerimizin arıtma testlerini mutlaka ileri biyolojik arıtma testlerini dönüştürmeler istiyoruz bu konuda hassasiyetlerini ortaya koymaları gerekiyor bu kentin havasının suyunu hep beraber kullanıyoruz
Nilüfer çayı dördüncü derecede de suya dönüşmüş durumda bu ne demek Nilüfer çayından sulanan hiçbir ürünü yememek demektir.
Buradan sulanan binlerce dönüm arazi var meyveler var bunlar hep hepimizin sofrasına geliyor iş insanına da gidiyor memurun da gidiyor işçinin de sofrasına gidiyor sizlerin de sofranıza geliyor. Hepimizin sorumlulugu var.
İNEGÖL VE KESTELLİLER MASKE TAKMALI
Havamızı kirletenler de var. Beş tane hava ölçüm cihazı koyduk. 24 tane hava cihazı mevcut hedefimiz beş yılın sonunda bu ölçüm cihazlar 50 civarına getirmektir kentin bir çok noktasında bu ölçüm noktasının olması için çalışıyoruz
Dijital noktalarda da anlık olarak havayı havanın kalitesini orada görecekler. Lütfen maske takın o noktaya geldik İnegöl’de bugün İnegöl’de hemşireler maske takmak zorundadır. Yine kestel’deki hemşerilerim zaman zaman kırmızı alarm verilmeli oralarda maske takmalı. Bu kentte yaşıyoruz dağımız var ovaamız var denizimiz var diye övünüyoruz ama havamız kirli. İnegöl’deki hava kirleten en başında Starwood onunla birlikte iş yerlerini yaptığı tutkallı mobilya parçalarından. Bununla ilgili bununla ilgili bugüne kadar işlem yapılmış mı hayır İnegöl’de herkes biliyor. Bakanlıklar Müdürlükler bunu denetlemiyor mu? İnegöllü hemşirelerimize yazık değil mi? Buna hiç kimsenin hakkı yok. Büyükşehir Belediyesi olarak yaptırım gücümüz yok. Keşke olsa sadece biz bunları halkımızla sizlerle paylaşmak ve ilgili Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü’nü harekete geçirmekteyiz.
“İnsan sağlığını tehdit eden fabrikalar”
Havayı ve suyu kirleterek insan sağlığına ciddi anlamda zarar veren tesislerden birinin İnegöl’de yer alan Starwood fabrikası olduğunu, İnegöl’de tüm vatandaşların bu konuyla ilgili bilgisi olduğu ve şikayetçi olduğunu açıkladı. Bir diğer fabrikanın ise Kestel’de yer alan çimento fabrikasının da Bursa’nın havasını, insan sağlığını, tehdit eden diğer fabrikalardan biri olduğunu söyledi.
Büyükşehir olarak Bursa’da havayı, suyu ve insan sağlığını tehdit eden kim varsa takipte olduklarını, ancak büyükşehir olarak bir şey yapamayacaklarını, kamuoyunu bilgilendirebileceklerini ve Çevre Şehircilik İklim Müdürlüğü’nü ve bakanlığı bu konularda göreve çağırdıklarını belirtti.