Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Bakan Tunç: Silah bırakma şartı yerine getirilmezse, terörle mücadele devam eder

Adalet Bakanı Tunç, Terörsüz Türkiye sürecinde önceliğin silahların bırakılması olduğunu söyledi. “İmralı’dan yapılan çağrı değerlendirilmezse terörle mücadele devam eder” dedi.

Adalet Bakanı Tunç, Terörsüz

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, basın mensuplarıyla iftarda bir araya geldi ve gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Bakan Tunç, terör örgütü elebaşı için; af veya umut hakkı süreçlerinin mevzuata uygun olmadığının altını çizerek şunları söyledi:

“Çağrı öncelikle terör örgütü elebaşının kendi örgütüne silah bırakmasına yönelik. Çağrıda, terör örgütünün kendilerine göre zemin sağlayan hususların artık gerekçelerinin olmadığını söylüyor. Kongrenizi toplayın, örgütü feshedin, tüm gruplar da silah bıraksın” diyor. Çağrı bu ve örgüte yönelik.”

Cemil Bayık’ın silah bırakmayız mesajı

“İmralı’nın çağrısında bir şart söz konusu değil. Silah, silah bırakma şartı yerine getirilmezse terörle mücadele devam eder. Yani o noktada devletin terörle mücadeleden vazgeçmesi gibi bir durum söz konusu olamaz.

Hatta çağrıda ateşkes olmadığı halde ateşkes sözüne karşı Milli Savunma Bakanımızın ‘bunu kabul edemeyiz’ şeklindeki cümleleri de söz konusu.

Buradaki hedefimiz ülkemizi terörden kurtarmak. 40 yıldan bu yana çok büyük kayıplar verdik, şehitler verdik, maddi kayıplarımız oldu. Bin yıllık kardeşliğimize bir hançer saplandı. Şimdi bu hançeri çıkardığımız zaman tabii bu yaranın iyileşmesi, o çıkarılan yerdeki iyileşmeyi sağlayacak gereklilikler ne olabilir? Onlar bu çağrının sonuç verip vermediğine bağlı hususlar.
Bundan sonraki adımlar ne olabilir? şekilde şimdiden bir tartışma doğru değil. Bu sürecin akamete uğramaması lazım, bu hepimiz için önemli.

Geçtiğimiz Cuma günü Van’daydık. Orada 2 bin 500 kişilik bir iftar yemeğinde insanlar gerçekten umutlu, heyecanlı. “Artık buralarda terör olmasın, çocuklarımız kaçırılmasın, hep beraber birlik beraberlik içerisinde önümüze bakalım” diyorlar. Hepimiz bunu istiyoruz. Demokratik siyaset kanalları açık o anlamda. Eğer çağrının muhatabı olumlu cevap verirse Türkiye’de terör sonlandırılmış olur. Bundan daha önemli bir aşama söz konusu olamaz.”

“İmralı’da canlı bağlantı söz konusu değil”

İmralı’da bir tecrit bulunmadığını vurgulayan Adalet Bakanı, “21 Mart’ta Nevruz dolayısıyla yeni bir çağrı olur mu?” sorusunu da yanıtladı. Canlı video bağlantısı yapılamayacağını, mektup talebi olursa değerlendirilebileceğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

“Bizim Ceza İnfaz Mevzuatımızda hükümlülerin yakınları ile görüşebilmesi, dışarı ile nasıl temas edeceği belli şartlara bağlı. Mektup gönderebilir, telefon ile görüşebilir. Bunlar mevzuatta olan hususlar. Ama bir video ile canlı bağlantı ile temas kurması söz konusu değil. Mektup gönderebilir. Hükümlüler mektup yazabilir, hükümlülere de mektup yazılabilir. Böyle bir talep yok şu anda. Talep olursa mektup ile ilgili değerlendirme yapılabilir. Nevruz’u kutlamak için bir mektup gönderecekse zaten o mektup bu çağrının ruhuna uygun olması lazım ki yoksa çağrının bir anlamı kalmaz. Çağrıyı bu sefer siz yırtıp atmış olursunuz. Dolayısıyla bunun sınırlarını aşmayan bir mesaj olabilir. O çağrının dışına taşan farklı bir şey olursa sürece zarar veren bir açıklama olur.”